Çocukluk çağı kanserlerinde tedavide meydana gelen gelişmeler, multimodal tedavi yaklaşımı ve destek bakımın artmasıyla son 20-30 yılda yaşam oranlarında dramatik artışolduğu bilinmektedir. Çocuk kanserlerinde hayatta kalma oranlarıönemli ölçüde artmıştır.
Bu başarıya rağmen her yıl relaps refrakter olgular vardır. Halen kanser çocuklar arasında önemli bir ölüm nedeni olarak karşımıza çıkmaktadır. Tedavi başarısı artarken uzun dönem tedavilerin yan etkileri çocukların yaşam kalitesini etkiler. Bu nedenle yeni arayışlar devam etmektedir.
Günümüzde moleküler genetik ve biyolojideki gelişmeler ile tümör hücre biolojisi daha iyi anlaşılmıştır. Tümör hücresi biyolojisi, genetik değişiklikler ve transformasyon sürecinde anlayış kanser tedavisi için yeni hedeflerin geliştirilmesine izin vermiştir. Çocuk kanserlerinde de tümör hücresine direkt etki eden akıllı ilaç denilen hedefe yönelik tedavi kullanılmaya başlamıştır.
Hedefe yönelik tedavi, bir tür kanser tedavisidir. Hedefe yönelik tedaviler, kanser hücrelerinin nasıl büyüdüğünü, bölündüğünü ve yayıldığını kontrol eden genleri ve proteinleri hedeflemek için ilaçlar kullanır. Bu, normal hücreleri olabildiğince korurken kanser hücrelerini yavaşlatır veya öldürür.
Hedefe yönelik tedaviler, kanser hücrelerinin belirli özelliklerine etki eden veya bunları hedefleyen daha yeni ilaç türleridir. Hedefe yönelik terapiye bazen moleküler hedefli terapi veya akıllı ilaç da denir. Hedeflenen her ilaç, kanser hücresi fonksiyonunun belirli bir yönü üzerinde hareket eder. Bu ilaçlar, çocukluk çağı kanseri tedavisindeki mevcut araştırmaların ana odak noktasıdır.
Kanser hücreleri normal, sağlıklı hücrelerden farklıdır. Hücreye nasıl çalışacağını söyleyen genlerde ve proteinlerde değişiklikler vardır. Akıllı ilaçlar, kanser hücrelerinin nasıl büyüdüğüne, bölündüğüne veya yayıldığına müdahale etmek için bu mutasyonları kullanır.
Hedeflenen tedavinin türüne bağlı olarak, akıllı ilaç ; kanser hücresi zarının dışında, çoğu hücre aktivitesinin gerçekleştiği kanser hücresinin sitoplazması içinde, genetik bilginin depolandığı ve hücre fonksiyonunun kontrol edildiği kanser hücresinin çekirdeğinde ve tümör hücrelerini besleyen kan damarı hücreleri üzerinde etki eder.
Akıllı ilaç tedavisinin temel amacı, kanser hücrelerinin işlevini bozarak büyüyüp hayatta kalmalarını engellemektir.
Çocuk kanserlerinde akıllı ilaç tek başına veya kemoterapi, cerrahi ve radyasyon tedavisi gibi diğer tedavilerle birlikte kullanılabilir. Bazen birden fazla hedefe yönelik tedavi ilacı yani akıllı ilaç verilebilir.
Hedefe yönelik tedaviler hızla geliştirilmekte ve farklı çocukluk çağı kanserlerinde test edilmektedir. Pediatrik kanserde akıllı ilaçların çoğu, klinik araştırmanın bir parçası olarak incelenmektedir.
Akıllı ilaçlar tümör hücrelerinin hayatta kalma, büyüme, bölünme ve metastaz yapmasını kontrol eden belirli gen ve proteinleri hedefleyen ilaçlardır.
Bu ilaçlar günümüzde pediatrik kanserlerde araştırmaların ana odak noktasıdır
Kanser hücreleri normal hücrelerden farklıdır. Genetik mutasyon olunca hücrenin çalışmasını sağlayan proteinler de değişir .Hedefe yönelik tedavi bu mutasyonları hedefler. Temel amacı; kanser hücrelerinin işlevini bozarak büyüyüp hayatta kalmalarını engellemektir.
Tablo 1. Hedeflenmiş tedavi ile klasik kemoterapi arasındaki farklar
Hedef tedaviler | Kemoterapi |
---|---|
Kanser hücresindeki spesifik moleküler hedeflere etki | Hızlı bölünen kanser ve bütün normal hücrelere etki |
Hedefe yönelik etki için seçilir | Tanımlanan bütün hücreleri öldürür |
Sitotoksite olabilir | Sitotoksik |
Akıllı ilaçların çoğu ya küçük moleküllü ilaçlar ya da monoklonal antikorlardır.
Küçük moleküllü ilaçlar hücrelere kolayca girebilecek kadar küçüktür, bu nedenle hücre içindeki hedefler için kullanılırlar.
Terapötik antikorlar olarak da bilinen monoklonal antikorlar, laboratuvarda üretilen proteinlerdir. Bu proteinler, kanser hücrelerinde bulunan belirli hedeflere bağlanmak üzere tasarlanmıştır. Bazı monoklonal antikorlar, bağışıklık sistemi tarafından daha iyi görülmeleri ve yok edilmeleri için kanser hücrelerini işaretler. Diğer monoklonal antikorlar, kanser hücrelerinin büyümesini doğrudan durdurur veya kendi kendilerini yok etmelerine neden olur.
Kinaz İnhibitörleri: Hücre büyümesi, büyüme faktörleri tarafından kontrol edilir. Hücrenin büyümesine ve bölünmesine izin veren bir dizi kimyasal reaksiyonu tetikleyen hücrelerin yüzeyine bağlanırlar. Kanser hücreleri düzgün çalışmaz ve büyüme faktörleri olmadığında bile büyüyebilir ve bölünebilir. Kinaz inhibitörleri, kanser hücrelerinin içindeki sinyalleri bloke ederek çalışır ve hücrenin büyümesi ve bölünmesi için gereken bir adımı önler. Kinaz inhibitörlerinin örnekleri arasında dabrafenib, imatinib, sorafenib, ibrutinib ve cabozantinib yer alır.
Anjiyogenez İnhibitörleri: Anjiyogenez, tümöre büyümesi için ihtiyaç duyduğu besinleri sağlamak için kan damarlarının gelişmesidir. Bu ilaçlar, bu kan kaynağının oluşumunu engellemek ve tümörün besin kaynağını kesmek için çalışır. Bazı kinaz inhibitörleri ayrıca anjiyogenez inhibitörleri olarak da işlev görür.
Monoklonal antikorlar: Monoklonal antikor örnekleri, bevacizumab, trastuzumab ve denosumab olarak sayılabilir.
Çocuklarda sınırlı sayıda kullanılmakla beraber tabloda tümör hücresindeki genetik değişikliğe yönelik çeşitli tümörlerinde kullanılan akıllı ilaçlar yer almaktadır.
İlaç | Hedef |
---|---|
Gleevec | BCR-ABL |
Everolimus, Sirolimus | mTOR |
Ribocilib ve palbociclib | CDK4/6 |
Alisertib | Aurora Kinaz A |
Larotrektinib | pan-TRK |
Erdafitinib | FGFR |
İlaç | Hedef |
tazemetostat | EZH2 |
LY3023414 | PI3K/mTOR |
Selumetinib, Trametinib | MEK |
Ensartinib, krizotinib, entrectinib, seritinib | ALK |
Vemurafenib, Dabrafenib | BRAF |
olaparib | PARP |
Hedefe yönelik tedavinin en büyük yararı, sağlıklı hücrelere zarar vermeden kanser hücrelerini öldürebilmesidir. Ayrıca kanser hücrelerinin büyümesini de engelleyebilir.
Akıllı ilaç genellikle, tümörlerinde biyobelirteç testi yoluyla bulunabilen belirli anormallikler olan hastalar için bir tedavi olarak bahsedilir. Biyobelirteç testi, tümörün DNA'sındaki değişiklikleri arar. Bu değişiklikler DNA'daki mutasyonlar, eklemeler, silmeler veya yeniden düzenlemeler olabilir.
Tam olarak kanser hücrelerini hedef aldığı ve yakındaki normal dokuya zarar vermediği için hedefe yönelik tedavi genellikle kemoterapiden daha az yan etkiye neden olur. Her insan ve kanser türü farklıdır. Kanser için hedefe yönelik tedaviye herkes aynı şekilde yanıt vermeyecektir.
Akıllı ilaçlar genellikle kanser hücrelerinin kendilerini kopyalamasını engelleyerek çalışır. Bu, bir kanser hücresinin bölünmesini ve yeni kanser hücreleri oluşturmasını durdurmaya yardımcı olabilecekleri anlamına gelir. Bununla birlikte, geleneksel kemoterapi, zaten var olan kanser hücrelerini öldürür.
Akıllı ilaçlar her kanser türü için uygun değildir. Ancak birkaç kanser türü için ana tedavilerden biridir. Diğer bazı kanserler için, akıllı ilaçlar cerrahi, kemoterapi veya radyoterapi gibi diğer tedavilerle birlikte kullanılabilir.
Hem kemoterapi hem de hedefe yönelik tedavi, kanser tedavisi için iki etkili yöntemdir. Aradaki fark, kemoterapinin kanser hücrelerini ortadan kaldırırken normal hücreleri de öldürebilmesidir. Öte yandan, normal hücreler, kanser hücrelerinin büyümesi sınırlı olduğunda hedeflenen terapide hayatta kalabilir.
Son 10-20 yılda genetik gelişmeler yeni biyolojik yaklaşımlar getirmiştir.
Bazı çocuk kanserlerinde bu gelişmeler sonrası daha etkili tedaviler bulunurken bazılarında etki etmemiştir. Ancak günümüzde sınırlı sayıda pediatrik kanserde hedeflenmiş tedavi kullanılmaktadır. Aktif devam eden çalışmalarda AML, nöroblastom, Medulloblastom, Ewing sarkom da hedef tedavi araştırılmaktadır.
Moleküler hedef tedavilerle çocuklarda daha fazla hastanın kür olması hem de uzun dönem yan etkilerin azaltılması amaçlanmaktadır.
Akıllı ilaçlar veimmunoterapi ile relaps ve refrakter kanserlerde etki görülmesi ve sağlanması sonucu bu ajanların ilk tedavide kullanılması umut edilmektedir.
Kliniğimizin aşağıdaki kurum veya özel sigortalarla anlaşması bulunmaktadır. Anlaşmamız olmayan özel sigorta ve kurumlara TTB fiyat tarifesinden fatura düzenlediğinden, hastalarımız ödedikleri ücreti sigortalarından ve kurumlarından tahsil edebilmektedirler.